Gezi Defteri
TATİLLERLERİ
halilar
Düğüm düğüm Anadolu...
Uçan
halı hayal olsa da Yağcıbedir’in konuşan halıları gerçek... Yağcıbedir
halılarındaki ejderha motifi Orta Asya’daki bir efsaneyi, mihrap motifi
İslamiyet’e geçişi anlatırken, her motifte ayrı bir duygu, ayrı bir ifade var...
İpek Yolu, Kral Yolu, Baharat Yolu gibi tarihi güzergahların üzerinde bulunan
Türkiye’de, bu defa da "Düğüm düğüm Anadolu" halı yolu için üretim merkezlerine
doğru yola çıkıyoruz.
Anadolu’ya Türkmen ve Yörük aşiretleri aracılığıyla girip, en az 4 bin yıldan bu
yana ince ve derin bir zevkin, yeteneğin ve ustalığın ürünü olan halılar için
her rengin, her motifin, suyun bir dili ve mesajı bulunuyor. Kırmızı renk
dostluğu, sevgiyi, mavi umudu, yeşil ayrılığı, sarı nazarı dile getiriyor. Eli
belinde motifi doğurganlığı, koç boynuzu motifi gücü, yiğitliği, üretmeyi,
çengel motifi kem gözden nazarlardan korunmayı, turna katarı birlikteliği, üçgen
motifi izdivacı, bukağı motifi bağlılığı, el motifi bereketi dile getiriyor.
Bünyan halıları
Bir ay gibi bir zaman içinde yaklaşık altı metrekarelik bir halı dokunabildiğini
söyleyen Bünyanlı kızlar, Bünyan halısının santimetrekaresinde ortalama 25 düğüm
bulunduğunu belirtiyorlar. Daha çocukken tezgah başına geçip günboyu 10 bin
düğüm atan halı dokuyucuları, ürettikleri halılar sayesinde bir yandan
ailelerine katkıda bulunurken diğer yandan ülke ekonomisine milyarlarca liralık
döviz kazandırıyorlar. Bünyan halılarının karakteristik özelliği birbirine
uyumlu açık ton renkleri, kendine özgü desenleri.
Dış
piyasalarda haklı üne sahip Bünyan halıları, yılların geleneği olarak Bünyan’da
hemen hemen her evdeki halı tezgahlarında üretilmeye devam ediyor. Halı için
gerekli ipler Uşak’tan alınıp Kayseri’de boyatılıyor. Bir nevi halı fabrikası
görünümündeki Bünyan’da halı dokuyan kızlar, 30-35 günde bitirdikleri 6
metrekare halı sonrası ikinci halıya geçmeden önce bir, iki haftalık dinlenme
süresi yaşıyorlar. Dokunan halılar, "ince çiçek buğdaylı, üzümlü, dönmeli,
kirpikli" adları verilen geleneksel motifleri taşıyor. Gördes düğümüyle dokunan
Bünyan halılarının çözgüsü pamuk ipliğinden yapılıyor.
Avanos halıları
Nevşehir’in Avanos ilçesine gidenleri, tezgahı başında halı dokuyan genç
kızların yer aldığı heykel karşılar. Heykelin üst bölümünde çömlek yapan usta
bulunur. Günümüzde turistik önem kazanıp yapımı "show"a dönüşen çömlekçilik hala
yaygın ama Avanos halıcılığı çeşitli nedenlerle kaybolmaya yüz tutmuş. Hiçbir
eğitim görmeden, nineden toruna devam edip 10-11 yaşlarında tezgah başına geçen
genç kızlar, çeyizleri için bile en az 6-7 halı dokurken, halı malzemesinin
artan fiyatları, yöre halkının turizme yönelmesi gibi nedenlerle halı dokuyan
neredeyse kalmamış. Avanos - Ürgüp - Nevşehir halıları şimdi diğer yörelerin
halılarını satıyorlar. Eski Avanos, Ürgüp halıları ise ancak koleksiyonerlerde
bulunabiliyor.
Ladik halıları
İşsizlik sorunu için bir çare olan ve kadın işi diye bilinen halıcılıkta
Ladik’te erkekler bile halı dokuyor. Metrekaresinde 200 bin düğüm bulunan Ladik
halısı ürün kalitesiyle olduğu kadar, desenleriyle de ünlenmiş. Ladikli halı
üreticileri "Kooperatiflerin güçlenmesi, kredilerin arttırılması, iş kolunda
sigorta güvencesi" gibi önlemlerin halı üretimi
ve
kalitesinin artmasına neden olacağını belirtiyorlar. Üreticiler, saf yün iplik
kullanılması ve halının dokunduktan sonra geçirdiği işlemlerin Ladik halısını
farklı kıldığını söylüyorlar. Koyun ve kuzulardan elde edilen yapağılar
temizlenip iplik fabrikasında çile haline getiriliyor ve elde eğiriliyor. Renk
renk boyanan yün çilelerle dokunan halıların dokunması bittikten sonra uzun
tüyleri kırkım atölyelerinde kırkılıyor. Daha sonra, tabandaki fazla tüyler
yakılıyor, halılar yıkanıyor ve kurutuluyor. Halının yırtılıp deforme olmaması
için dövmek, çırpmak yerine, el süpürgesi ile süpürülüp sirkeli suyla silinmesi
ve ara sıra güneşlendirilmesi tavsiye ediliyor.
Isparta halıları
Halıcılığın önemli merkezlerinden birisi de Isparta. Halı bahçesi görünümlü
kentin il ve çevresinde dokunan halılar, kurulan halı pazarlarında görücüye
çıkıyor, yeni sahiplerine kavuşuyor. Metrekaresine biçilen değerle satılan
halılar arasında Köş Göbekli, Çamdallı, Beşyıldızlı gibi modeller bulunuyor.
Diğer halı merkezlerine oranla santimetrekaresinde daha az düğüm bulunan Isparta
halılarının yanısıra Isparta Yarıaçık Cezaevi’nde dokunan halılara "Süper
Isparta" adı veriliyor.
Döşemealtı halıları
Antalya sadece turistlerin güneşlendiği bir kent değil. Ülkenin her yerinde
olduğu gibi, "dokunan halılar evlere döşendikten sonra pencereden gelen güneş
ışınlarıyla bir kısmının solup renk farkı yaratmaması" için halılar, Antalya’nın
Toros Dağları eteğinde birçok köyden oluşan Döşemealtı bölgesinde boylu boyunca
güneşe seriliyor. Antalya’nın kızgın güneşi, halıların daha çabuk solmasına ve
natürleşmesine neden olurken güneş altında bir ay boyunca yeteri
kadar
kalan halılar bu şekilde gerçek renklerine kavuşuyorlar. Uzaktan halı tarlasını
andıran bu görünüm içindeki halılar arasında boyama hatası olanlar bu
güneşlenmede ortaya çıkıyor. Daha çok küçük çapta lacivert ve kırmızı rengin
hakimiyetindeki, göçebe geleneklerine uygun Döşemealtı halılarında, Mihraplı,
Akrepli adı verilen geometrik desenler hakim. Bitki köklerinin kazanlarda
kaynatılması sonucu elde edilen renklerle boyanan yünlerin kullanıldığı gerçek
Döşemealtı halıları ise yörenin şöhretine şöhret katıyor.
Yağcıbedir halıları
Uçan halı hayal olsa da Yağcıbedir’in konuşan halıları gerçek. Yağcıbedir
halılarındaki
ejderha
motifi Orta Asya’daki bir efsaneyi, mihrap motifi İslamiyet’e geçişi anlatırken,
"aşk dolambacı" motifinde ise halı dokuyan kızların gizemli duyguları bulunuyor.
Yıllar önce kullanılan bu motifte sevdalanmış genç kızlar evlenmek istediklerini
ailelerine halılara dokudukları ve iki ayrı yöne giden salyangozun bulunduğu aşk
dolambacı motifini halıya işleyerek belirtirlermiş.
Balıkesir Sındırgı ilçesi başta olmak üzere Yağcıbedir halısı dokunan çevre
köylerde; sık düğümlü, kısa havlı, lacivert, vişne çürüğü ve kirli beyaz
renklerin hakimiyetindeki Yağcıbedir halıları beğeni topluyor. Türkmenlerin
göçebe oymaklarından olan "Yaycılar" yıllar önce Balıkesir çevresine Bedirhan
adlı yöreye yerleşmişler. O yıllarda Yaycıbedir adıyla anılırken, günümüzde bu
isim Yağcıbedir olarak değişime uğramış ve dokunan halılara da aynı isim
yakıştırılmış.
Balıkesir yakınlarından geçerken karayolunun her iki yanında satış için
sergilenen Yağcıbedir halılarının tarihsel motiflerinde Orta Asya’da bir
ejderhanın koyun sürüsünü yediğini anlatan efsanevi motifi, çadır, at, mihrap,
terazi, halı kenarında kullanılan nazar boncuğu suyu, aşk dolambacı gibi
motifler dikkat çekiyor. Boyalık otundan kırmızı, Alahorta kökünden lacivert
renk elde ediliyor. Yedi dağdan rengini, yedi iklimden sırrını alan Yağcıbedir
halılarının ünü ülke sınırlarını aşıyor.
Kula halıları
Halı
dünyasında isminden söz ettiren halı merkezlerinden bir başkası Kula. Zengin
koyu kırmızı renk hakimiyetindeki Kula halılarında mavi, lacivert, yeşil ve sarı
renklere de rastlanıyor. Şeritler halinde kenar bordürleri, küçük çiçekler, ince
şerit çerçeveler Kula halılarının karakteristiğini oluşturuyor. Günümüzde
Manzaralı Kula, Vazolu Kula, Yılanlı Kula gibi isimlerle anılıyorlar. Kula’nın
halıları kadar köylerinde dokunan canlı renkli kilimleri de ünlü. Kilimden söz
etmişken Uşak, Eşme’de dokunan Altınbaş, Toplu, Hürriyet, Albaş, Gıcıklı gibi
çeşitleri bulunan geometrik desenli kilimler seyredenlerin içinde coşku
yaratıyor, hayranlık uyandırıyor.
Taşkale halıları
Tarihiyle olduğu kadar doğası, el sanatlarıyla önem kazanan Taşkale’de
geleneksel motifler Bıçakucu, Amber, Akıtma, Zavrak, Ayna, Lale, Çevrim, Takke,
Tarak gibi isimlerle anılıyor. Beş yaşında halı dokuyan çocuklara rastlanan
Taşkale’de 500’e yakın halı tezgahı bulunuyor. Karaman koyunundan elde edilen
yün, köklü ve yaygın olan "Kızıllar" halısının üretiminde kullanılıyor.
Orta Asya’dan gelen 39 motif ve desenin bulunduğu, sarı-kırmızılı halılar Avrupa
boyalarıyla boyanmış yünlerle dokunup, ihraç halılar için özel ilaçlarla
soldurma işlemi sonrası antik hava kazandırılarak yurtdışına gönderiliyor.
Sipariş üzerine yerli piyasa taleplerini karşılayan Taşkale halı üreticileri,
Sirvan modeli halıda keçi tüyü yün ile santimetrekareye 40 - 45 düğüm
sığdırabiliyorlar.
Milas halıları
Kendine özgü karakterdeki Milas halıları; "Ada Milas, Patlıcanlı, Cıngıllı
Cafer, Gemisuyu, Elikoynunda" gibi isimlerle tanınıyor. Efsaneye göre Ada Milas
desenli halı ismi M.Ö. 4’üncü yüzyılda yaşamış olan Karia Kraliçesi Ada’dan
geliyor. Bugün Milas çevresinde dokunan halılardaki figür ve motifler geçmişin
izlerini taşıyor. Milas halı dokumacılığı, köylerin dokuma özelliği nedeniyle
Karacahisar ve Göreme halıları olarak iki gruba ayrılıyor. Karacahisar
seccadeleri, Göbekli, Madalyonlu desenlerle dokunup; çiçek yaprağı, dal gibi
motiflerle süsleniyor. Zeminlerde beyaz ve kırmızı kullanılırken, seccadeler
koyun yünü ve sık düğümlü sağlam halılar olarak tanınıyor. Kahverengi - sarı
tonlarının sıkça görüldüğü mihraplı ve mihrapsız Milas halılarının dokunduğu
halı tezgahları, özellikle Milas - Bodrum arasındaki bölgede yer alan Bozalan,
Gökbel, Aşağı Mazı köylerinde yoğunluk kazanıyor. Kök boya kullanılarak yapılmış
olan gerçek Ada Milas halıları için renkler Ege’nin tipik bitkisi Pirenotu,
kayısı ve şeftali yaprağından sarı, ceviz yaprağından kahverengi, palamuttan
samani kahve, naneden koyu yeşil, çamurda bir hafta yatan yünlerden de siyah
elde ediliyor.
Tera,
karanfil, kedi izi, kösele, çenti motifli halıların çerçevelerine ise su yatağı
deniliyor.
İpek halı
Son durağımız ise ipek halı diyarı Hereke. Metrekaresinde bir milyon düğüm
bulunan ve yurtdışında büyük talep gören ipek halılar, ülkemize önemli bir döviz
kaynağı oluşturuyor. İpek kozaları bükülerek önce iplik, daha sonra çileler
halinde tezgahlara diziliyor, bir başka grup tarafından, halı dokuyanlar için
desen çoğaltılıyor. Bir kişinin yılda ancak üç metrekare ipek halı dokuyabildiği
bu türde keskin gözlü, sabırlı, hünerli parmaklara sahip hanımlar bir bakıma
döviz dokuyorlar. Halı dokumacıları "Halı işi, deli işi" deseler de Hindistan,
İran ve Pakistan gibi halıcılıkta söz sahibi ülkelerle yarışan Türk halıcılığı,
bu iş kolunda yaşanan tüm olumsuz koşullara rağmen, turizmde yeniden moda ülke
olan Türkiye’de istikbal vaadediyor...